Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de faizi haram kılmıştır ve faizcilik Kur’an-ı Kerim’de “Allah ve Resulüne karşı savaş olarak” nitelendirilmiştir. Gerek İslam hukuk ve ahlak değerlerine ters düşmesi sebebi ile gerekse de sömürü anlayışının önemli bir enstrümanı olarak kullanılan faiz; toplumsal gelir adaletini ortadan kaldırarak, haksız kazanca, ailelerin dağılmasına, sosyal huzursuzluğa ve toplumsal yozlaşmaya neden olup, bireyselci ve materyalist bir toplumun zuhur etmesine sebep olmaktadır. Özellikle de son birkaç yüzyıldır ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlar vasıtasıyla faiz, yerel ve küresel ölçekte sistematik bir biçimde tüm dünyada olağanlaştırıldı. Böylece faiz yıllar içinde, özellikle de ihtiyaç sahibi olup, alternatifsiz bırakılan Müslüman toplumlar için sıradanlaştı ve toplumun kahir ekseriyetinin başvurduğu bir finansal sistem haline dönüştü. Bu sayede; İslam inanç ve kültür anlayışı içinde kendine yer edinmiş Karz-ı Hasen gibi vakıflar ve kuruluşlar; zekât, sadaka, emek, alın teri, helal kazanç, adil paylaşım gibi toplumu Müslümanca yaşamaya sevk eden değerler ve olgular yok olma tehdidi ile karşı karşıya kalmaktadır.